Terörün siyasi ayağı HDP ile birlikte 7’li olarak yoluna devam eden koalisyonun adayı CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun bölücülerle kol kola yürümesi istifaları da beraberinde getirdi.
GELECEK PARTİSİ’NDE İSTİFA: ARAT MİSYONUNDAN AYRILDI
Son olarak Gelecek Partisi Kurucular Konseyi Üyesi Musa Arat, partisinden istifa ettiğini toplumsal medya hesabından duyurdu. Arat, “Altılı masanın CHP siyasetlerine mahkum edilerek, ülkemiz açısından küçülmeye, bölünmeye, sömürülmeye giden yolun açılmasına sebep olabileceğine inanıyorum” diyerek partisinden istifa etti. Lider Erdoğan ile AK Parti Genel Merkezi’nde görüştüğünü belirten Arat, “15 Temmuz 2016 hain Darbe teşebbüsünde Halkımızı darbecilere karşı dik durmaya çağıran birinci vilayet liderlerinden biri olarak darbeciler ve destekçilerinin ayırt edilmeksizin misyonlarına iade etme taahhüdünü asla kabullenemem. Bu türlü bir program Türk siyasal yapılanmasının programı olamaz.” dedi.
İşte Musa Arat’ın toplumsal medya hesabından yaptığı açıklamalarının tam metni:
“MUHAFAZAKAR BEŞERLERLE BİR HESAPLAŞMA VE İNTİKAM HAYALLERİ BESLENDİĞİ AÇIKÇA GÖRÜLMEKTEDİR”
Altılı masanın oluşumu, formu ve bünyesinde barındırdığı mana beni rahatsız etti.
Zira; tek parti periyodunun yaptığı eşsiz zulümleri unutarak, bugün yeni zulümlerin yaşanabileceği bir kapının aralanmasına gönlüm ve vicdanım razı olmadı. CHP’yi bugün yönetim edenler bir değişimden bahsetseler de, tabanının tavrında bir değişim olmadığı, muhafazakar beşerlerle bir hesaplaşma ve intikam hayalleri beslendiği açıkça görülmektedir. Bölgesinde başkan ve oyun kurucu Türkiye’nin bu türlü bir zihniyetle tekrar tanıştırılmasına karşı olduğum için istifa ettim.
“MiLLETİMİZİN HAYRINA DEĞiLDiR”
Altılı masanın CHP siyasetlerine mahkum edilerek, ülkemiz açısından küçülmeye, bölünmeye, sömürülmeye giden yolun açılmasına sebep olabileceğine inanıyorum. Bu büyük bir vebaldir. Milletimizin hayrına değildir. Ben bu vebale ortak olmak istemedim. 15 Temmuz 2016 hain Darbe teşebbüsünde Halkımızı darbecilere karşı dik durmaya çağıran birinci vilayet liderlerinden biri olarak darbeciler ve destekçilerinin ayırt edilmeksizin vazifelerine iade etme taahhüdünü asla kabullenemem. Bu türlü bir program Türk siyasal yapılanmasının programı olamaz. Dün de; AK Parti Genel Merkezinde Sayın Cumhurbaşkanımızın kabulü üzerine son derece verimli bir görüşme yaptık.
“CUMHURBAŞKANIMIZ RECEP TAYYİP ERDOĞAN’A VE AK PARTİ’YE DAYANAK VERECEĞİM”
14 Mayıs’ta tarihi bir seçim var. Türkiye global güç olma potansiyeli taşıyan büyük bir bölgesel güçtür. 20 yılın kazanımları ve edinilmiş devlet deneyimi ile ülkemizi tıpkı süratle geleceğe taşıma çabalarına dayanak olmak emeli ile 14 mayıs tarihi seçimlerinde Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a ve AK Parti’ye takviye vereceğim.