Soylu, Antakya ilçesindeki Büyükdalyan Konteyner Kenti’nde gençlerle bir ortaya geldiği aktiflikte, büyük afette 50 binin üzerinde kişinin vefat ettiğini, bunun başlı başına büyük bir olay olduğunu söyledi.
Afet sonucu 26 bin binanın enkaz olduğunu, bu 26 bin bina enkazında insan arandığını aktaran Soylu, sarsıntının 54’üncü gününde 650 bine yakın çadırın, altyapılarıyla birlikte şu ana kadar yaklaşık 45 bin konteynerin kurulduğunu lisana getirdi.
İki ay içindeki kurulmuş konteyner sayısının 200 bini bulacağını vurgulayan Soylu, çadır kentlerde ve iftar çadırlarında 1 milyon 600 bin kişilik yemeğin verildiğini bildirdi.
Hemen çabucak her çadır kentte Ulusal Eğitim Bakanlığı’nın dayanak kursları bulunduğuna değinen Soylu, “Birçok çadır konteyner kentlerde de var. Tekrar konteyner kentlere EBA TV verilmeye çalışılıyor. Tekrar bunun yanı sıra 20 bine yakın tuvalet, 10 bine yakın banyo yeniden bu sayılara yakın çamaşır makinesi, kurutma makinesi… Hepimiz bir standarttaydık, konuklarımız vardı, konutlarımız vardı, artık hepiniz geçim arama standardına döndük.” diye konuştu.
Geçici barınma standardını artırmak için çalışıldığını aktaran Soylu, bu kapsamda evvel soğuktan korunmak için çadırların kurulduğunu, sonra çadır kentlerin oluşturulduğunu, akabinde da konteynerler kurulduğunu lisana getirdi.
Soylu, çadırlara soba verildiğini, çadır kentlerde psikososyal takviye üniteleri, toplumsal marketler üzere çalışmaların yürütülmeye başlandığını, süreksiz barınmada da ki standardı artırmak için de büyük bir çaba ve efor sarf ettiklerini vurguladı.
Hatay’da enkaz kaldırma çalışmalarının devam ettiğine anlatan Soylu, sarsıntının yaşandığı başka kentlerin bir kısmında ömür devam ederken Hatay’da Narlıca ve Dağ mahallesi hariç ömrün olmadığını belirtti.
Dünyada hiçbir devlet yahut hiçbir ülkenin bu türlü büyük bir sarsıntının akabinde 54 günde bu pozisyona gelemeyeceğine dikkati çeken Soylu, “Biz daha evvel sarsıntılar geçirdik. Elden geldiğince herkes büyük çaba gösteriyor. Vatandaşımız büyük bir dayanışma içerisinde. Sivil toplum kuruluşlarımız, devletimizin bütün kapasitesi, herkes elinden geleni ortaya koymaya çalışıyor.” dedi.
“SİZİN MORALLİ OLMANIZA BİZİM DE MUHTAÇLIĞIMIZ VAR”
Soylu, bundan sonraki süreçte kalıcı konutların yapılacağını, kentlerin daha güçlü hale geleceğini söyledi.
Önümüzdeki bir yıl içinde 350 bin konutun yapılacağına değinen Soylu, kentlerin konutun yanı sıra iş yerleri, medeniyeti, sanatı, okulları ve üniversitelerinden ibaret olduğunu, tüm bunları hayatiyete kavuşması için çalıştıklarını söyledi.
Deprem bölgelerinde günlük gereksinimlerin hassasiyetle takip edildiğini, suyun besinin ölçümlerini yaptıklarını aktaran Soylu, büyük bir medeniyete mesken sahipliği yapan Antakya’da geçmiştekinden fazla tabanı güçlü olan yerlere konutların yapılması gerektiğini lisana getirdi.
Uygun alanlara da esnaf ve ticaret alanlarının oluşturulması gerektiğine işaret eden Soylu, kültürel ve tarihi mirasa da gerekli ihtimamı göstererek yine ayağa kaldıracaklarını lisana getirdi.
Gençlerin bu noktada çok moralli olmaları gerektiğini vurgulayan Soylu, “Sizin moralli olmanıza bizim de muhtaçlığımız var. Zira bunu yalnızca bir inşa faaliyeti olarak görmeyin, ihya faaliyeti olarak görün. Bu bir kültür. Bu jenerasyon gelecek jenerasyona yeni bir kültür, kent, yaşama, yarın ve dayanışma kültürü bırakacak. Bunu da daima birlikte yapmaya çalışacağız.” diye konuştu.
“YAŞANAN TRAVMALARI UNUTMAK DAYANIŞMAYLA, EL UZATMAYLA OLUR”
İnsanların hayatlarını sürdürebilmeleri için ekonomik katkılarda bulunmaya, kentin hücrelerini harekete geçirmeye çaba gösterdiklerine değinen Soylu, “Önümüzde çok çalışacağımız, çok kıymetli bir periyot var. Şunu da söylemek isterim; sizi yalnız bırakmayacağız. Önümüzde seçim var. Milletin vereceği karar başımızın üzerine. Şayet bizle alakalı bir devam kararı verecekse, bizim bugüne kadar yaptığımız üzere bugünden sonra da birebirini devam ettireceğiz.” tabirini kullandı.
Soylu, sarsıntı bölgesinde faaliyetleri yürüttükleri sırada Şanlıurfa’da yaşanan sel felaketini anımsatarak, “Burada da çalıştık ancak gittik orada insanların konutlarının temizlenmesini yaptık, hasar tespiti yaptık, hepsinin gereksinimlerini karşıladık, tertemiz yaptık geldik. Birebirini Elazığ’da, Malatya’da zelzelelerde yaptık.” dedi.
Depremin Allah’tan geldiğini, herkes için farklı bir imtihan olduğuna inandıklarını aktaran Soylu, “Yaşanan travmaları unutmak dayanışmayla, el uzatmayla olur. Bunu unutmak gündelik hayatımıza daha çabuk dönmeyle olur, bunun eforunu ortaya koymaya çalışıyoruz. Birbirimize takviye olursa Allah mükafatlandırır. Biz büyük bir milletiz, çok büyük zorluklarla karşılaştık, bunları el birliğiyle aştık. Bunu da aşarız inşallah.” diye konuştu.
“HEPİMİZİN BİRBİRİNE GEREKSİNİMİ VAR”
Soylu, sarsıntının tesirinin daha evvelki afetlere kıyasla daha büyük olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“54 gün sonra sizi şunu söylüyorum; inanın Hatay’da gelecek jenerasyonlar, bu sarsıntıdan sonra yaşayacakları binalarda daha inançlı yaşayacaklar. Bu kent daha hoş bir kent olacak. Elbetteki acıları ve hüznü içine çökmüş olacak, bu hakikat. Bizim gelecek kuşakları daha dikkatli önlemli konutlar, binalar yapmasını salık vereceğimiz bir tablo olacağına inanıyorum. Hiç moralinizi bozmayın kendinizi toparlayın. Hepimizin birbirine gereksinimi var. İnşallah bu işten el birliğiyle çıkmış olacağız. Yakın vakitte sizleri bu konteynerlerden çıkarıp, evlerinizle buluşturacağız. Kentinizi yine sizlere emanet edeceğiz. İnşallah bu kentinizde de hoş bir formda yaşayacaksınız.”
Bakan Soylu, konuşmasının akabinde gençlerin sorularını cevapladı, taleplerini dinledi.